E-ticarette iyi bir terk edilmiş sepet stratejisinin temelleri hakkında bilgi sahibi olmak çok önemlidir. Alışveriş sepetini terk etme, her yıl 4,6 trilyon dolarlık e-ticaret geliri kaybına neden olmaktadır. Genel olarak terk edilmiş alışveriş sepeti, müşterilerinizin online bir satın alma işlemi sırasında ödeme yaparken geride bıraktıklarıdır. Yani müşterinin alışveriş sepetine ürün eklemesi ancak satın alma işlemini tamamlamadan siteden ayrılmasıdır.
Bir kişinin ürün bırakmasının; yüksek kargo masrafları, farklı markaların karşılaştırılması, çok karmaşık bir sürecin olması ve diğer sürpriz masraflar gibi birçok nedeni vardır. Tüm sektörlerde ortalama alışveriş sepetini terk etme oranı yaklaşık %75’tir. Bu, e-ticaret sitenizdeki her 4 ziyaretçiden 3’ünün asla müşteriye dönüşmediği anlamına gelir.
Terk Edilmiş Sepet Stratejisinin Temelleri; Eylemi Teşvik Etmek
Elbette bu stratejinin amacı müşterinizi harekete geçirmektir. Bunun için bir aciliyet duygusu yaratarak çeşitli taktikler uygulayabilirsiniz. Örneğin, kalan ürün sayısını belirtmek veya zaman sınırlı bir indirim sunmak bunlardan bazılarıdır. Ancak indirim konseptini aşırı kullanmamaya dikkat edin. Çok sık tercih ederseniz bu aciliyet kavramı ciddiye alınmaz. Çünkü müşterileriniz için artık bir alışkanlık oluşturmuş olursunuz. Ayrıca ürününüz/markanız üzerinde olumsuz bir etkisi olabilir.
Terk Edilmiş Sepet Stratejisinin Temelleri; Yüksek Alaka Düzeyi
Stratejinizi geliştirmede bir diğer önemli nokta da özelleştirme uygulamasının kullanımıdır. Sepetini terk eden kullanıcılara mümkün olan en alakalı mesajı göndermek için alışveriş sepetinin içeriğini ve ziyaretçiniz hakkında sahip olduğunuz tüm bilgileri kullanın.
Müşterilerinize ait 360 derecelik bir profil ve bilgi açısından zengin bir veritabanı, e-mail’lerin her biri için alakalı içerikler geliştirmenize yardımcı olacaktır. Çünkü özelleştirme; doğru araçlar, doğru bilgiler ve doğru veri yapısı ile kolaydır.
Sonuçları Optimize Etmek İçin Test Etmek
Strateji geliştirirken yapılacak testlerin planlanması önemlidir. Bu; gönderilecek e-mail sayısı, e-mail’ler arasındaki gecikmeler, içerik türü olmak üzere her konuda olabilir. Ancak dikkatli olun, zamanı geldiğinde sonuçlarınızın geçerliliğini elde etmek için her seferinde yalnızca bir test yaparak ilerleyin ve bunları temel modelinizle karşılaştırın.
Tüm testler aynı anda yapılırsa başarıyı veya başarısızlığı en çok hangi öğenin etkilediğini bulamazsınız. Ayrıca, sonuçların geçerli olması adına yeterli bir ziyaretçi numunesi üzerinde test yaptığınızdan emin olun. Etkisini ölçtüğünüzü garantiye almak için bu testleri yapmadan önce KPI’larınızı belirlemeyi unutmayın.
İyi Düşünülmüş E-Mail İçeriği
İlk e-mail’inizin konu satırı, dönüşümü teşvik etmelidir. Aslında konu, ön başlık metni ve içeriğin ilk paragrafı gibi tüm içerik öğeleri; tamamlayıcılık açısından birbiriyle sinerji içerisinde olmalıdır. E-mail’in içeriğine gelince, kısa ama etkili bir form önemlidir. İnsanların e-mail’in amacını çabucak anladığından ve mümkün olduğunca hızlı harekete geçmek istediğinden emin olmanız gerekir. Bu yüzden üslubu ikna edici olmalı ve net bir harekete geçirici mesaj (CTA) içermelidir.
Bazen işin içine mizah katmak da harika bir seçenek olabilir. Ayrıca geride bırakılan bu ürünleri, mutlaka görselleri ve açıklamalarıyla birlikte e-mail’e eklemeniz gerekir. Ek olarak müşteri hizmetleri iletişim bilgileri belirtilmeli ve e-mail üzerinden yardım teklif edilmelidir.
Ücretsiz Kargo Seçeneği
Ücretsiz gönderimin olmamasının, bir e-ticaret mağazasındaki olumsuz etkisini kanıtlayan pek çok istatistik vardır. Tüketicilerin %60’ı kargo ücreti çok yüksekse, %39’u da ücretsiz kargo sunulmazsa sepetlerini terk eder. Bu, hızlı bir şekilde çok sayıda potansiyel kayıp satışa neden olur. Bunun yerine belirli bir harcama eşiğine ulaşıldığında daha düşük kargo maliyetleri sunmayı deneyebilirsiniz.
Örneğin, 50 TL üzerindeki siparişlerde ücretsiz kargo özelliği olduğunu düşünün. Bu avantaj, iki yönlü çalışır. İlk olarak potansiyel anlamda büyük harcamalar yapan müşterilere ücretsiz gönderim sunmuş olursunuz. İkinci olarak ise 50 TL sınırın hemen altında olanlar da bu avantajdan faydalanmak için sepetine birkaç fazladan ürün ekler. Bunun da ortalama sipariş değerinizi artırmaya yardımcı olduğunu görebilirsiniz.
İlginizi Çekebilir: İyi Bir E-Mail Pazarlaması İpuçları